Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

2010 NİSAN

YAHŞİ BATI
BENİM PUANIM:9.90


Tür : Western / Komedi
Gösterim Tarihi : 1 Ocak 2010
Yönetmen : Ömer Faruk Sorak
Senaryo : Cem Yılmaz
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Cem Yılmaz , Ozan Güven , Demet Evgar , Zafer Algöz , Özkan Uğur , Dilek Çelebi , Ferdi Sancar , Mazlum Çimen , Tuncay Özinel , Cansu Dere , Uğur Polat
Yahşi Batı'da, 1800'lü yılların sonunda iki Osmanlı'nın, dönemin padişahı tarafından gönderildikleri Amerika görevi sırasında başlarına gelen olaylar anlatılıyor.
Aziz Bey, ile Lemi Bey, 19. yüzyılın sonlarında padişah tarafından görevlendirilerek Amerika’ya giderler. Yanlarına da hediye olarak verilmek üzere çok değerli bir elmas taş ve yüksek miktarda para vardır. İkili Amerika’ya varınca, gidecekleri menzil için bir posta arabasına binerler.
Lemi Bey ile Aziz Bey bu yolculuk esnasında soyulurlar. Önce ellerinden elmas taş gider, sonra da paralarını kaptırırlar. İki Osmanlı, kaptırdıkları parayı tekrar toparlamak için ödül avcılığı yaparlar.
Gördükleri ‘Wanted’ ilanlarını kendilerine uyarlayıp, sırasıyla aranan haydutların yerine geçer ve ödül avcılığıyla para kazanmaya çalışırlar. Biri haydut olur, diğeri onu yakalar ve başlarına her defasında binbir olay gelir. Tam canlarından olacakken Aziz Bey aslında ödül avcısı olmadıklarını, Lemi Bey’in haydut olmadığını, ikisinin de Osmanlı olduğunu anlatmaya çalışır.


BENİM VE ROZ UN SONBAHARI
BENİM PUANIM:3.10

Tür : Dram
Gösterim Tarihi : 1 Mayıs 2009
Yönetmen : Handan Öztürk
Senaryo : Handan Öztürk
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Serkan Altunorak (Metin) , Öznur Kula (Berfin) , Serra Yılmaz (Zerri) , Zerrin Arbaş (Tijen) , Bahar Ün (Roz) , Abdullah Tapkan (Şoreş) , Aytaç Ağırlar (Nesim) , Zelal Gündüz (Sırma) , Leyla Batgi (Hatun) , Tevfik Yapıcı (Davulcu Rıza) , Murat Batgi (Zurnacı Hızır)

Antik bir kasabaya yapılacak bir barajla eşsiz kültür mirası yok olacaktır. Bunu engellemek için gazeteci Metin tüm zorluklara rağmen savaşına devam eder.

Fakat bu mücadele çevresindeki insanların da hayatını etkileyecektir. Kimi için tüm zorluk içinde güzel olaylar gelişse de kimini büyük zorluklar bekler.

Birçok hikayeyi içinde barındıran filmin büyülü bir tarafı olduğu kadar, kültürel ve tarihi mirasa karşı duyarlılık açısından gerçeklere dokunan bir hikayesi de var.



YAĞMURDAN SONRA
BENİM PUANIM:2.50

Tür : Dram / Politik
Gösterim Tarihi : 26 Aralık 2008
Yönetmen : Görkem Turgut
Senaryo : Görkem Turgut
Yapım : 2008, Türkiye
Oyuncular
Serhan Yavaş (Nuri) , Pelin Batu (Sumru) , Turan Özdemir (Halim) , Demir Karahan (Kadir Çavuş) , Nilgün Belgün (Madem Eleni) , Umut Temizaş (Cemil)

12 Eylül askeri darbesi sonrasında, düşünce suçu yüzünden yıllarca ağır işkencelerden geçmiş, kapalı cezaevinde yıllarını geçirmiş yazar Nuri İlker, iyi halden dolayı Gökçeada Yarı Açık Cezaevi’ne son 9 ayı için gönderilmiştir.

Burada üzüm bağlarında çalışırken Sumru ile tanışır ve ona aşık olur. Fakat Sumru'nun tamamen farklı dünya görüşlerine sahip cazaevi müdürü Halim’le mutsuz bir evliliği vardır, ama Halim Sumru'ya tutkuyla bağlıdır. Halim’le Nuri'nin de arası daha ilk günden farklı siyasi görüşlerden dolayı gergindir. Nuri'nin yarı açık cezaevine gelmesi olumlu bir gelişme olması gerekirken, hayatına giren bu çiftle işin rengi değişir.

Film, Osman Şahin'in 'Üzüm Bağları' isimli öyküsünün ana fikrinden yola çıkılmış ve “Yağmurdan Sonra Her Zaman Gökkuşağı Görünür mü?” alt metniyle kurgulanmıştır. Filmin senaristliğini ve yönetmenliğini yapan Görkem Turgut, senaryoya yan hikaye ve ana karakterlere yeni özellikler katmasıyla, filme başka bir boyut kazandırmıştır.


MÜNFERİT
BENİM PUANIM:5.20

Kısa filmci Dersu Yavuz Altun ilk uzun metraj sinema filmini Kara Film türünde çekti...
(6 Eylül 2007) Kısa filmci Dersu Yavuz Altun ilk filminin hazırlıklarını bitirdi. Kara Film türündeki Münferit'in görüntü yönetmeni İlker Berke , müzisyeni ise Tolga Burkay.

Başrollerinde Ali Erkazan, İdil Fırat ve Mahir İpek'in rol aldığı film önümüzdeki sinema sezonunda sinema izleyicisi ile buluşacak.

"Kendi hayatı konusunda karar verme şansını büsbütün yitirmiş bireyin tarihsel sıkışmışlığı filmin temel duygusunu oluşturuyor... Toplumsal gerçekliğimizden yola çıkarak, evrensel bir öykü kurmak. Yaşadığımız anın, bu günün hastalıklı duygusal atmosferini görünür kılmak filmin oturduğu temel çerçeveyi oluşturuyor..."


YAŞAM ARSIZI
BENİM PUANIM:7.80

Tür : Dram
Gösterim Tarihi : 6 Mart 2009
Yönetmen : Yasemin Alkaya
Görüntü Yönetmeni : Bernadette Paassen
Yapım : 2009, Türkiye

Oyuncular

Elif Çağlayan , Yasemin Alkaya , Aysun Çağlayan , Funda Çağlayan , Berivan , Umut

Elif, iki çocuk annesi, sıradışı bir pavyon kadınıdır. Tarihçi olan babasının aşıladığı dünya görüşünün de etkisiyle, yaşadığı bütün olumsuzluklara rağmen insan kalmayı başarabilmiştir. Çocuklarına “ne yapıp yapacaksınız; ama yaşamınızı kimseyi incitmeden yaşayıp bitireceksiniz” diye öğüt vermiştir hep.

Bataklıkta dans etmek kadar zor olan hayatını defalarca bitirmeye çalışmıştır Elif. “Bu hayatı yaşamayı beceremiyorum” der, kendi kendine sık sık; ama eli kolu bağlıdır. Çünkü iki çocuk anasıdır Elif ve bu dünyaya çocuk getirmek onun hayattaki en büyük hatasıdır.

“İki bebek, iki şizofren kardeş, birde alkolik, kocan varsa… ve kış günü aç bir halde sokakta kalmışsan, pavyon çok iyi bir alternatiftir. Karnını doyururlar, iki kuruş para verirler, yatacak sıcak bir yerin olur ve bir anda umutsuzluğun umuda dönüşüverir.

Ayrıca bu dünya, sizin yaşadığınız dünyadan çok daha net ve temizdir. Bu dünyada kimse kendini gizlemez, neyse odur. Hayatta herkes bir şekilde senden yararlanmak ister; burada hiç olmazsa bunu açıkça dile getirirler” der Elif, dışarıdaki hayata yeğlediği “Pavyon Hayatından” söz ederken.



NEKRÜT
BENİM PUANIM:3.50

Tür : Komedi
Gösterim Tarihi : 31 Ekim 2008
Yönetmen : Ulaş Ak
Yapım : 2008, Türkiye
Oyuncular
Nuri Alço , Erol Günaydın , Mustafa Topaloğlu , Ferhat Yılmaz , Erkan Taşdöğen , Selahattin Taşdöğen , Gamze Gözalan , Sinan Bengier , Başak Sayan , Duygu Çetinkaya

Uzayın derinliklerinde bir gezegen, Nekrüt. Nekrüt’ün tersten okunuşuysa Türken. Bunu farkeden gezegen yönetimi düşer uzay yollarına ve dünya adlı gezegene varırlar.

Orada bir ülke vardır Türkiye, kendi gezegen isimleriyle benzerlikte. Yaşamlarını da sadece ayranla sürdüren Nekrütlüler, gezegenlerinde biten ayran stokları için buradan kaynak da sağlayabileceklerdir. Bu iş için görevli ekip üç kişi ve bir çocuktan oluşur. Bu özel ekibin, Türkiye’ye ayak bastıkları ilk andan beri türlü olaylar başlarına gelir.

Nekrütlüler, bu bilmedikleri topraklarda ard arda gelen komik olayların sonucunda kendilerinden bilmedikleri duyguları da keşfederler: sevgi, aile, cinsellik, fedakarlık..



TÜRKLER ÇILDIRMIŞ OLMALI
BENİM PUANIM:8.10

Tür : Komedi
Gösterim Tarihi : 27 Kasım 2009
Yönetmen : Murat Aslan
Senaryo : Murat Aslan
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Peker Açıkalın (Kuru Kadir) , Önder Açıkbaş (Kirli Şahin) , Durul Bazan (Korsan Ercüment) , Timur Acar (Kadırgalı Sarı Recep) , Erdem Akakçe (Laz Mahmut) , Ruhi Sarı (Mahsun Güler) , Tuğba Ünsal (Tuğçe) , Levent Özdilek (Fahri Bayer) , Oya Aydoğan (Şenay Bayer) , Burhan Öçal (Albay Mehmet Kara) , Zeynep Beşerler (Asena) , Erdal Tosun (Adbul Hasbi Aden) , Kadir Çöpdemir (Şaman) , Metin Belgin (Emekli General)

Hollywood filmlerinde pek çok ünlü oyuncuya eşlik etmiş vahşi hayvanlar bu defa bizim oyuncularımızı terletecek.

Türkiye’nin en zengin işadamının ailesi ile dünya turuna çıkması ve Güney Afrika kıyılarında Somalili korsanlar tarafından kaçırılır. Korsanlar işadamı için Türkiye’den yüklü miktarda fidye istiyorlardır.

Türk Hükümeti de işadamının kurtarılması için askeri bir tim gönderilmesine karar verir. Ancak bir diplomatın önerisi dikkate alınarak uluslararası ilişkilerin hassas dengesi sebebi ile bu iş için resmi bir tim değil de ‘Her Türk asker doğar’ sözünden yola çıkarak illegal bir tim oluşturulur.

Hükümlülerden oluşan ve şartlı tahliye anlaşması yapılan bu timde; Hanutçuluk yapan dolandırıcı Kuru Kadir, elektronik mühendisi ancak korsan CD basmaktan sabıkalı Korsan Ercüment, sokaklarda büyümüş, tek derdi ünlü bir şarkıcı olmak isteyen, düğün şarkıcısı Kirli Şahin, korkak kumarcı Kadırgalı Sarı Recep, kuru sıkı tabancaların namlularını delerek gerçek tabancaya çevirip satmaktan hüküm giyen Laz Mahmut, Başbakan dahil birçok üst düzey bürokratı dolandıran Mahsun Güler ve uluslararası birçok terör operasyonunu başarı ile yönetmiş ancak bir sebeple hapishaneye düşmüş Albay Mehmet Kara vardır.

Bir hafta gibi kısa bir sürede operasyon için bu ekibi eğitmek, timin liderleri Albay Mehmet Kara ve onun güzelliği kadar sertliği ve disiplini ile de tanınan kızı, yüzbaşı Asena’ya düşer.

Eğitimden sonra Somali’ye bırakılan ekip Somalili korsanlar ve Afrikalı yerliler ile mücadele ederler. Aslında bir yolunu bulup Afrika’dan kaçmayı düşünen ekip, Fahri Bey ve ailesi için istenen iki yüz milyon dolarlık fidyeyi duyunca fikir değiştirir. Artık tek bir amaçları vardır; Türkiye’nin en zengin işadamı ve ailesini kurtarıp yüklüce bahşiş almak… Afrika yerli kabilesinin şamanı eski uzman çavuş da onlara bu maceralarında yardımcı olacaktır.

Bu arada Somalili korsanların lideri Adbul Hasbi Aden’de, Türk işadamı Fahri Bayer’in ve eşi Şenay Bayer’in kızları Tuğçe’ye aşık olur.



KUTSAL DAMACANA İT MEN
BENİM PUANIM:3.20

Tür : Komedi
Gösterim Tarihi : 22 Ocak 2010
Yönetmen : Korhan Bozkurt Şafak Sezer
Senaryo : Soner Günday , Şafak Sezer
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Şafak Sezer (Fikret) , Mustafa Üstündağ (Müjdat) , Aydemir Akbaş (Seyis) , Serkan Şengül (Serkan) , Tuğba Karaca (Melis) , Ferhat Güzel (Ferhat)

Fikret, eski mesleği olan gemiciliğe dönmüş, tayfa olarak çalıştığı gemiyle uzak denizlere açılmıştır. Gemi Hint okyanusunda seyrederken Somali’li korsanların saldırısına uğrar, korsanlar gemiyi ele geçirir, Fikret denize atlayıp kaçar.

Ertesi gün Fikret baygın bir halde Hindistan sahilinde bir kumsalda karaya vurur. Bir kaç hintli köylü Fikret’i bulur, tedavi etmek için yakınlardaki bir Budist tapınağına götürürler.

Aradan beş ay geçer, Fikret sağlığına kavuşur, tapınakta eğitim gören Serkan adındaki bir Türkle tanışıp arkadaş olur.

“Ferrari’sini Satan Bilge” tadında ki Serkan, Fikret’in karakterine ve hayata bakış biçimine hayran olmuştur.

Fikret ve Serkan Türkiye’ye dönerler. Serkan bir kaç gün misafir etmek için Fikret’i çiflik evine davet eder.

Ertesi sabah Fikret arkadaşı Müjdat’la buluşur. Fikret’le birlikte haciz malların satıldığı Yed’i Emin Deposundan mal alıp-satmayı planlamaktadır. Fikret ve Müjdat o gece Müjdat’nin evine giderler. Uyumak için yatağa girdiklerinde o gün açık arttırmadan aldıkları tablonun içindeki kurt, tablodan çıkar, Müjdat’ın içine girer.


HASTASIYIZ
BENİM PUANIM:7.10

Saygın Delibaş - Fethi Kantarcı' nın yazıp yönettikleri Hastasıyız'da, Psikologu Ahmet Saraçoğlu, hastaları ise, Serdar Orçin, Serhan Ernak, Alper Düzen, Fırat Doğruoğlu, Caner Özyurtlu ve Barış Başar oynuyor… CEO' luğunu başarılı oyuncu Kamil Güler' in yaptığı, Dekor ve Kostümü Gamze Kuş'un üstlendiği, müziklerini ise Altuğ Kutluğ, Saygın Delibaş ve Fethi Kantarcı' nın hazırladığı oyun, her Pazartesi saat 20.30'da Beyoğlu Cambaz Sahnesi'nde tiyatro severlerle buluşuyor

Birbirinden yetenekli ve başarılı tiyatroculardan oluşan İstanbul Kraliyet Tiyatrosu'nun sunduğu iki perdelik müzikal komedi Hastasıyız izleyenlere kahkaha dolu saatler yaşatmaya devam ediyor. Oyun, muayenehanesine gelen hastalarının sorunlarını çözmeye çalışırken, kendisini tam bir kördüğümün içinde bulan psikoloğun düştüğü birbirinden komik durumları konu alıyor. Hepsi oyunculuk adına yeteneklerini ispatlamış olan genç ve tanınmış tiyatrocuların, başarılı performans sergiledikleri Hastasıyız' ın ikinci perdesinde, izleyenlere keyifli bir sürpriz var. Ünlü oyuncuların da yer aldığı ve tadı damağınızda kalacak 15 dakikalık kısa film bu sürprizin yalnızca bir bölümü…


THE FIRM
BENİM PUANIM:8.50

Yapım:2009 ~ İngiltere
Tür:Dram
Yönetmen:Nick Love
Senaryo:Al Ashton, Nick Love
Yapımcı:Nigel Williams, Rupert Preston
Görüntü Yönetmeni:Matt Gray
Müzik:Laura Rossi
Filmin Websitesi:www.thefirm84.com
Süre:1 saat 30 dk
OYUNCULAR:Daniel Mays Camille Coduri Ben Shockley Paul Anderson Calum Mcnab

2009 yapımı Nick Love filmi futbolu seven sinema izleyicisi için keyifli bir film. Öncelikle birkaç şeyden bahsetmek lâzım filmi layıkıyla izleyebilmek için. Bu bir futbol filmi olmaktan çok bu bir taraftar filmi ve onun üzerinden şiddet ve sosyal statü üzerinde birkaç kendince tespit yapmaya çalışan bir film. Aksi de düşünülemezdi zaten, aski takdirde film değil maç izliyor oluyorduk.

Filmimizde 80'ler zaman olarak seçilmiş. O zamanların eğilimleri üzerinden hafifçe bir geçilmiş. Spor giyinme çabalarını eşofman giyme zanneden bir jenerasyon, gece kulüplerinde bana birçoğu inanılmaz itici gelen disko parçalarıyla oynamak, saçları öne ve ya yana yapıştırmak, aerobik (!) Bunlar gerçekten de zamanın unutulmasını istediğimiz gerçekleri arasında yer alıyor ve filmde de özenle yansıtılmaya çalışılmış. Bu konuda başarılı da olmuş film ekibi. Bunun yanında 80'lerden güzel parçalarla bu atmosfer desteklenmeye çalışılmış. Filmin soundtrack'inin özellikle başarılı olduğunu söylemek gerekiyor kesinlikle. Özellikle Dom'un iki dirhem bir çekirdek hazırlandığı bir sahne var. Orada çalan The Jam'den "A Town Called Malice" parçasından daha iyisi seçilebilir miydi düşünemiyorum.

Firm'ler İngiliz futbolundaki holigan taraftar grupları. Holigan olayların aranan adamları. Filmdeki Bex, holiganların da holiganı West Ham'ın taraftar grubunun başındaki eleman ve bir gün yolları genç bir delikanlı olan Dominic ile kesişiyor. Bir bar kavgasında bilmeden Bex'e sataşan Dom ve arkadaşları ağızlarının payını alıyorlar ve bundan sonra Dom'un taraftar grubunun içine çekilme daha doğrusu içine girme çabaları başlıyor. Maçlara gidiyorlar, "mevzulara" bulaşıyorlar. West Ham'ın Bex'le yürütttüğü holiganlık çabalarının karşısında Millwall'un Yeti ile cevapları, Pompey'de girilen "çatışmalar." Bunlar bir holigan filminden beklenecek şeyleri özetliyor aslında.

Ama şunu söylemek lazım, bolca kan ve şiddet göreceğiz sananlar yanılır. Filmin özünde şiddet olgusu yer alıyor elbette ama yönetmen Nick Love daha çok kargaşa ortamını göstermeyi tercih ediyor. Tabi bunun bilinçli olarak yapıldığını düşünüyorum. Şiddeti göstermeden şiddeti anlatmaya çalışıyor. İyi oyunculukla bunu da kotarıyor açıkçası. Bex rolündeki Paul Anderson gayet pislik bir herif kılığında ve çok çok başarılı bir oyunculuk sergiliyor. Sataşmak istemem öyle bir adama. Tam bir şiddet bağımlısı bir kompozisyon, sopalarla, çekiçle saldırmalar. Gözü döndüğünü hissediyorsunuz gerçekten. Ayrıca sosyal hayatındaki maddi yeterliliğiyle de futboldaki şiddetin sosyal sınıflarla fazla bir ilgisi olmadığını vurgulamak ister gibi. Filmdeki anne ve babaya da bayıldım, çok eğlenceli tipler gerçekten. Dom yaşına göre hiç de fena değil. Tetik de işte tam da holigan denecek tipler.

Tabi bu arada Nick Love'ın dramatik bir film olmaması istediğini anlıyoruz. Çünkü en sarsıcı olaylar bile alaycı bir şekilde ele alınmış. İstese bir iki ağır tınılı müzik, daha ağır çekimlerle o sahneleri çok daha farklı yerlere çekebilirmiş.

Sonuç olarak film izlenmeye değer bir yapım. Özellikle Bex karakteri için takip edilmeli. Nick Love'ın Football Factory'den sonra tamamen futbolu konu aldığı ikinci filmi. Outlaw filmini de yöneten Nick Love bu filmde de Britanya kültürünü iyi sergiliyor. Tabiî ki Football Factory ve Green Street Hooligans gibi filmlerle karşılaştırılacaktır ama bu filmin bir dönem filmi olduğunu da unutmamak gerekiyor. Bu şekilde izlendiğinde pek de pişman olmayacağınızı iddia edebilirim. Harika değil, orijinal de değil ama kendine has güzellikler barındırıyor.

Bu arada The Firm bir yeniden çevrim. 1988 yılında TV için çekilen versiyonda ise Paul Anderson'ın canlandırığı Bex'i usta aktör Gary Oldman oynuyormuş. İlginç olabilir...


Soul Kitchen
BENİM PUANIM:8.10

Tür : Komedi
Gösterim Tarihi : 1 Ocak 2010
Yönetmen : Fatih Akin
Senaryo : Fatih Akin , Adam Bousdoukos
Görüntü Yönetmeni : Rainer Klausmann
Yapım : 2009, Almanya , 99 dk.
Oyuncular
Adam Bousdoukos (Zinos Kazantsakis) , Moritz Bleibtreu (Illias Kazantsakis) , Birol Ünel (Shayn Weiss) , Anna Bederke (Lucia Faust) , Pheline Roggan (Nadine Krüger) , Lukas Gregorowicz (Lutz)

Restoranında sunduğu özensiz ve ucuz yemeklerden para kazanamadığı için başı derde girdiği bir dönemde, sevgilisiyle de- hem duygusal hem fiziki olarak- arası açılan Zinos'un, 'star' bir ahçıyı işe alarak nasıl yeni bir müşteri kitlesine kavuştuğu, son derece esprili bir dille anlatılıyor.


The Slammin' Salmon
BENİM PUANIM:4.20

Yapım:2009 ~ ABD
Tür:Komedi
Yönetmen:Kevin Heffernan
Senaryo:Jay Chandrasekhar, Kevin Heffernan, Paul Soter, Erik Stolhanske, Steve Lemme
Yapımcı:Richard Perello
Görüntü Yönetmeni:Robert Barocci
Müzik:Nathan Barr, Joel J. Richard
OYUNCULAR:Michael Clarke Duncan Cobie Smulders Michael Jai White Sendhil Ramamurthy
Lance Henriksen


Paper Heart
BENİM PUANIM:4.40

Yapım Yılı 2009
Süre 88dk
Oyuncular Michael Cera Seth Rogen Charlyne Yi Jake M. Johnson Nick Demetri Martin
Paul Rust
Yönetmen
Nicholas Jasenovec
Senarist
Nicholas Jasenovec Charlyne Yi
Müzik Michael Cera Charlyne Yi
Yapımcı Sandra Murillo
Görüntü Yönetmeni Jay Hunter

Nick ve Charlyne üzerinde çalıştıkları belgesel için Amerika'yı bir uçtan bir uca kat etmektedirler. Belgeselin konusu ise aşktır. Kiliseden evli çiftlere, çocuklardan yazarlara değin bir çok kişiyle görüşen Charlyne, aşkın ne olduğunu hissettirecek genç bir erkekle karşılaşır.


İKİ BABALIK (OLD DOGS)
BENİM PUANIM:5.20

Tür : Komedi
Gösterim Tarihi : 9 Nisan 2010
Yönetmen : Walt Becker
Senaryo : David Diamond , David Weissman
Görüntü Yönetmeni : Jeffrey L. Kimball
Müzik : John Debney
Yapım : 2009,

Oyuncular
Robin Williams , John Travolta , Matt Dillon (Barry) , Seth Green

Altı yaşında ikiz çocukları olan boşanmış bir baba ile onun hovarda ruhlu iş ortağı bu iki çocuğun bakımı ve sorumluluğu iki hafta boyunca üzerlerine kalınca çareyi ikizleriyle bir yaz kampına katılmakta bulurlar.

Yaz kampının yöneticisi Barry, ikizlerle birlikte kampa gelen adamların aslında sevgili olduklarını ve ikizleri evlat edindiklerini düşünür. Bu nedenle bir an bile şüpheci gözlerini onların üzerlerinden ayırmaz.

Robin Williams'ı baba, John Travolta'yı çapkın arkadaş rolünde izlediğimiz Old Dogs'un yönetmen koltuğunda ise Wild Hogs'un yönetmeni bulunuyor.



love_happens
BENİM PUANIM:6.20

Yapım:2009 ~ ABD, Kanada
Tür:Dram, Komedi, Romantik
Yönetmen:Brandon Camp
Senaryo:Mike Thompson, Brandon Camp
Yapımcı:Scott Stuber, Mary Parent, Mike Thompson
Görüntü Yönetmeni:Eric Alan Edwards
Müzik:Christopher Young
Filmin Websitesi:www.lovehappensmovie.com
Süre:1 saat 49 dk
OYUNCULAR:Jennifer Aniston Aaron Eckhart Judy Greer Joe Anderson Martin Sheen

Filmde Aaron Eckhart, kitabı çoksatanlar arasına giren bir modern zamanlar gurusu. Kadınlar ona bayılıyor, çünkü o her şeyi biliyor. Aslında bir dul olan ve keyfi çok da yerinde olmayan yazar Seattle'da bir seminere konuk oluyor ve orada bir kadınla karşılaşıyor. Aralarındaki yakınlaşma giderek ikisinin de hayatını değiştirecek güçlü bir aşka dönüşüyor.


LAST RİDE
BENİM PUANIM:7.10

Yapım:2009 ~ Avustralya
Tür:Dram
Yönetmen:Glendyn Ivin
Senaryo:Mac Gudgeon
Yapımcı:Nicholas Cole, Antonia Barnard, Nick Cole
Görüntü Yönetmeni:Greig Fraser
Filmin Websitesi:www.lastridemovie.com
Süre:1 saat 30 dk
OYUNCULAR:Hugo Weaving Sonya Suares Adam Morgan Tom Russell Anita Hegh


FIRTINANIN İÇİNDE(into the storm)
BENİM PUANIM:9.40

Yapım:2009 ~ ABD, İngiltere
Tür:Biyografi, Dram, Savaş, Tarih
Yönetmen:Thaddeus O'sullivan
Senaryo:Hugh Whitemore
Yapımcı:Ridley Scott, Julie Payne, Ann Wingate, Tracey Scoffield, Frank Doelger
Görüntü Yönetmeni:Michel Amathieu
Müzik:Howard Goodall
Süre:1 saat 50 dk
OYUNCULAR:Brendan Gleeson James D'Arcy Janet McTeer Patrick Malahide Robert Pugh


HERKESİN KEYFİ YERİNDE
BENİM PUANIM:8.90

Tür : Dram
Gösterim Tarihi : 5 Şubat 2010
Yönetmen : Kirk Jones
Senaryo : Kirk Jones , Massimo De Rita
Yapım : 2009, ABD / İtalya
Oyuncular
Robert De Niro (Frank Goode) , Drew Barrymore (Rosie) , Kate Beckinsale (Amy) , Sam Rockwell (Robert) , Lucian Maisel (Jack) , Damian Young (Jeff)

Frank Goode dört yetişkin çocuğunu görmek için yollara düştüğünde, kaybedeceğini hiç düşünmediği bir şeyi fark eder: ailesini. Frank kısa sürede karısının ona olan sevgisiyle, aile hayatının detaylarından onu koruma ihtiyacı hissettiğini fark eder, endişeleneceğini bildiği şeylerden.

Yolculuğu sırasında düşünecek zamanı, onu daha kapsamlı konuşmalara iten yabancılar olur ve Frank şunu fark eder: çocuklarının onunla daha dürüst olmasını istiyorsa, onunla daha sık konuşmaya başlamalarını istiyorsa ve iyi haberlerin yanı sıra kötü haberleri de paylaşmalarını istiyorsa, kendini değiştirmeye başlamalıdır

Filmin özü duygusal ve fiziksel bir yolculuktan ibaret...


The Damned United
BENİM PUANIM:8.10

Yapım:2009 ~ ABD, İngiltere
Tür:Dram, Spor
Yönetmen:Tom Hooper
Senaryo:Peter Morgan, David Peace
Senaryo (Kitap):David Peace
Yapımcı:Grainne Marmion, Andy Harries
Görüntü Yönetmeni:Ben Smithard
Müzik:Robert Lane
Filmin Websitesi:www.sonypictures.co.uk/movies/thedamnedunited
Süre:1 saat 37 dk
OYUNCULAR:Michael Sheen Jim Broadbent Timothy Spall Giles Alderson Stephen Graham

KONU :Futbol tarihinin en önemli teknik adamlarından biri olan Brian Clough'nun yaşamını anlatan "The Damned United" isimli senaryo, yönetmen Tom Hooper'ın önderliğinde beyazperdeye taşınıyor.

Filmde ünlü teknik adamı Michael Sheen'in canlandırması bekleniyor. Ayrıca, Jim Broadbent, Timothy Spall ve Colm Meaney de projede rol alacak.

İngiliz takımlarında futbol oynayan Brian Clough zaman içinde teknik adamlığa geçmiş ve katkıda bulunduğu takımlara tarihi başarılar kazandırmıştır. Futbol kültürünün yükselişte olduğu, hemen her yerde futbolla ilgili kitapların çok sattığı bir dönemde oldukça isabetli bir proje olduğunu söylemeye gerek yok. Yoksa sinema bugüne kadar çok fazla ilgilenmediği futbol dünyasıyla barışıyor mu, ne dersiniz?


CREATION
BENİM PUANIM:7.40

Yapım:2009 ~ İngiltere
Tür:Biyografi, Dram
Yönetmen:Jon Amiel
Senaryo:Randal Keynes, John Collee
Yapımcı:Jeremy Thomas
Görüntü Yönetmeni:Jess Hall
Müzik:Christopher Young
Filmin Websitesi:www.creationthemovie.com
Süre:1 saat 48 dk
OYUNCULAR:Jennifer Connelly Paul Bettany Toby Jones Benedict Cumberbatch
Jeremy Northam

Başrolleri Paul Bettany ile Jennifer Connelly'nin paylaştığı, Jon Amiel tarafından yönetilen film, Darwin'in 1859'da yayımlanan başyapıtı Türlerin Kökeni Üzerine adlı kitabını hazırlama sürecinde inanç ile bilimsel gerçeklik arasında ‘Tanrı mı, evrim mi? sorusu içinde yaşadığı ikilemleri ve 10 yaşındaki kızını kaybetmesinin öyküsünü konu ediyor.

Bu yılki Toronto Film Festivali'nin açılış filmi olarak gösterilen Creation, halen ABD hariç dünyanın tüm büyük pazarlarına satılmış durumda. Filmin yapımcısı, Oscar ödüllü Jeremy Thomas, ABD'li dağıtımcıların filmi 'dindar Amerikan izleyici için fazla tartışmalı' bulduğunu ve reddettiğini açıkladı.

Hıristiyan bakış açısının hâkim olduğu Amerika’da etkili movieguide.org adlı internet sitesinde, ‘öjenik’in (Fizik ve moral bakımlardan ileri nesiller yetiştirme bilimi) babası olarak adlandırılan Darwin’in ‘Irkçı, geri kafalı ve kitle katliamını meşru kılan 1800’lerin natüralistlerinden’ olduğu, ‘çiğ teorisi’nin doğrudan Hitler’i etkilediği ve ‘barbarlığın’ sorumlusu haline geldiği yazıyor.

“2009'da Amerika'da durumun hala bu şekilde olmasına inanamıyorum” diye konuşan yapımcı Jeremy Thomas, Türlerin Kökeni’nin yayımlanmasından 150 yıl sonra bunların konuşulmasını ve Amerika'da pek çok kişinin hala Dünya'nın altı günde yaratıldığına inanmasını şaşırtıcı bulduğunu söyledi.


Cairo Time
BENİM PUANIM: 6.20

Yapım:2009 ~ İrlanda, Kanada
Tür:Dram, Romantik
Yönetmen:Ruba Nadda
Senaryo:Ruba Nadda
Yapımcı:David Collins, Daniel Iron
Görüntü Yönetmeni:Luc Montpellier
Müzik:Niall Byrne
Filmin Websitesi:www.cairotime.ca
Süre:1 saat 30 dk
OYUNCULAR:Patricia Clarkson Elena Anaya Alexander Siddig Amina Annabi Andrew Cullen


Beyond A Reasonable Doubt
BENİM PUANIM: 5.20

Yapım:2009 ~ ABD
Tür:Dram, Gerilim, Gizem
Yönetmen:Peter Hyams
Senaryo:Peter Hyams, Douglas Morrow
Yapımcı:
Moshe Diamant, Mark Damon, Limor Diamant, Michael P. Flannigan
Görüntü Yönetmeni:Peter Hyams
Dağıtım:
Medyavizyon
Filmin Websitesi:beyondareasonabledoubtmovie.com
Süre:1 saat 40 dk
OYUNCULAR: Michael Douglas Jesse Metcalfe Amber Tamblyn Joel Moore

KONUSU:
Valiliğe aday başsavcının kanıtlarla oynayarak suçluları mahkum ettiğini düşünen bir gazeteci bunu kanıtlamak uğruna 2. derecede delillerle kendisini suçlu duruma düşürür.


DORIAN GRAY
BENİM PUANIM:7.50

Yapım: 2009 ~ İngiltere
Tür:Dram, Korku, Macera
Yönetmen:Oliver Parker
Senaryo:Toby Finlay
Senaryo (Kitap):Oscar Wilde
Yapımcı:
Barnaby Thompson
Görüntü Yönetmeni:
Roger Pratt
Müzik:
Charlie Mole
Süre:
1 saat 52 dk
OYUNCULAR:Ben Barnes Colin Firth Rachel Hurd-Wood Rebecca Hall Emilia Fox

Lord Henry ile Dorian’ın karşılıklı etkileşimleri, Dorian’ın kendini giderek kötüye, şeytani olana, hazcılığa adaması filmin eksenini oluşturmaktadır. Son derece saf ve yakışıklı Dorian’daki değişim, Lord Henry’nin sözleriyle ve Dorian’ın kendi portresinde kendi güzelliğini keşfetmesiyle başlar. Lord Henry’nin etkisiyle kötülüğün ve zevkin çekimine kapılan, dünyada gençlik ve güzellikten önemli bir şey olmadığına inanan Dorian için heyecan, kötülükte ve günahtadır; iyilik ve erdemse sıkıcıdır, edilgendir. İyiliği temsil eden Basil’in Dorian’a duyduğu saf tutkuda eşcinsellik öğeleri açıkça hissedilir. Dorian’ın büyük sırrını, portredeki değişimi gören yalnızca Basil olur. Portreye odaklanan, sonsuz gençlik karşısında ruhunu satan ve ruhunun ölmüş olmasından korkan Dorian için kurtuluş var mıdır?

Oscar Wilde'ın romanından bir beyazperde uyarlaması...

Olağanüstü derecede güzel bir genç adam olan Dorian Gray her zaman genç kalacak olan portresinin karşısına geçip "Onun yerinde olmak isterdim! Eğer onun yerinde olabilseydim her zaman genç kalırdım. Bunun için her şeyi vermeye hazırım! Keşke resim değişebilseydi ve ben her zaman şimdi olduğum gibi kalabilseydim!" der. Dorian Gray'in bu tuhaf dileği kabul olur. Portre çirkinleşip zalimleşirken kendisi hep genç, güzel ve saf kalır. İnsanlığı çürütmeye programlanmış zalim yıllar onun saçının teline bile dokunmadan geçer gider, portredeki adamsa, hep güzel kalan Dorian Gray'in yaşadıklarının doğal sonucu olan sıkıntılarla günden güne solmaya başlar. Bu doğaüstü durumu fark eden Dorian Gray çözümü portreyi saklamakta bulur. Ancak hesaba katmadığı bir şey vardır: Güzelliğin yan etkileri...

Özellikle bir genç adamın büyümesini, eğitimini, gelişimini, kendini ve inançlarını keşfetmesini işleyen Dorian Gray’in Portresi için Oscar Wilde, ‘bir ruhun hikâyesi’ demiştir.


AGORA
BENİM PUANIM:7.20

OYUNCULAR:
Rachel Weisz
Hypatia
Max Minghella
Davus
Oscar Isaac
Orestes
Ashraf Barhom
Ammonius
Michael Lonsdale
Theon
Rupert Evans
Synesius
Richard Durden
Olympius
Sami Samir
Cyril
Manuel Cauchi
Theophilus
Homayoun Ershadi
Aspasius

Son yılların önemli isimlerinden Alejandro Amenábar'ın yönettiği filmin ana karakteri Hypatia'yı Oscar ödüllü oyuncu Rachel Weisz canlandırıyor. Filmde Weisz'e Max Minghella ile Oscar Isaac eşlik ediyor. "Agora" İskenderiyeli Hypatia'nın trajik öyküsü anlatılıyor.

4. Yy. Roma İmparatorluğu egemenliğindeki İskenderiye topraklarında kadın filozof Hypatia, aralarında soylu Orestes ‘in de olduğu öğrencilere, astronomi ve felsefe öğretmektedir. Hıristiyanlığın halkın içinde yayılmasıyla, Paganlara karşı aleni saldırılar başlar. Arada Yahudiler de vardır ama tam manasıyla ‘etliye sütlüye karışmamaktadırlar’ -şimdilik-. Neyse, şu yeni nesil stratejik savaş oyunlarındaki gibi iyi mevzilenen, aritmetik çoğunluğu tutturan bölgesini genişletir mantığı hakimdir.

Halk o zamana göre belki de doğal olarak eğitimsizdir, bağnazdır. Biri çıkıp’’ bu Tanrı‘nın sözüdür’’ dediğinde kitleler tarafından takip edilmekte, sadece bir kişinin lafıyla yüzlerce kişi katledilmektedir. Birisi okur diğerleri uygular. Diğerlerinin okuması yazması bile yoktur. Okuyabilen de kitabı gönlünce çarpıtmaktadır.

Orestes, devir Hıristiyanlık devridir der ve politikadaki başarının sırrının sathı değiştirmekten geçtiğini kavrar. İman edip Hıristiyan oluverince, İskenderiye’ye Vali olur.

Aradan 1500 yıl geçse de , farklı bir ülke , bölge,ırk vs. olsa da politikanın kalbine giden yolun çoğunluğa ayak uydurarak iki yüzlülükten geçtiğine inanlar olduğu halen görülebilmektedir-tabii bir süreliğine-

4. yy olunca kitleleri peşinden sürüklemek daha kolay olmalı gibi geliyor ama halk cahilse 16 yy sonra bile aynı şeyi yapabilmenin bu kadar kolay olması daha bir hayret uyandırıcıdır.

Hypatia bu filmin neresinde? Hypatia, mantığıyla hareket etmeyi seçen, erkek egemen dünyada, hayatı pahasına inanmadığı şeye inanmış gibi yapmayı reddeden zamanının çok ötesinde bir kadın. Kendisini imana davet eden ve baştan beri kayıtsız iman eden Hıristiyan öğrencisi Synesius ‘a ‘Senin dinin neye inanacağını sorgulamaya izin vermiyor ama ben sorgulamak ZORUNDAYIM’’ sözleriyle bir filozof olduğunun altını çizer, her ne kadar bu onun dramatik sonunu getirecek olsa da… Rachel Weisz, Tarihsel gerçeklere dayalı epik dramın içinde belki de hayatının en unutulmaz rolünü, tarihin unuttuğu karakteri canlandırıyor: Hypatia‘yı..

İzlerken kılcal damarlara kadar hissedilen hüznün sebebi, insandaki yok etme arzusunun insan var oldukça devam edeceğini kabullenmek.

Yönetmen Alejandro Amenábar'ı, İspanyol gerilim filmi “Tesis” (Tez) , sonrasında çekilen Hollywood versiyonu (“Vanilla Sky”) ile tanınan “Open Your Eyes” (Aç gözlerini), en az öğeyle en fazla ürkütebilme prensibine dayalı gerilim filmi “The Others” (Diğerleri) ile hatırlarsanız. Amenábar, İskenderiye yi 4. YY daymışçasına kuşbakışı çekimlerle, oldukça gerçekçi ve etkileyici şekilde yansıtıyor. Sokaktan geçenlerin ayaklarından kalkan toz yüzünüze gelecekmiş hissine kapılıyorsunuz.

“Agora”, bir gişe filmi değil. Ancak tarihsel akışı etkileyecek olayları dramatik bir sunum ile izlemekten keyif alacak sinemaseverler için bulunmaz bir yapıt olduğunu eklemeliyim.


GURBETÇİ ŞABAN
BENİM PUANIM:9.10

OYUNCULAR:
Kemal Sunal: Şaban Yıldız
Müge Akyamaç: Bahar
Reha Yurdakul: Türk fabrika işcisi
Yavuzer Çetinkaya: Fritz
Baykal Kent: Fabrika amiri
Ayten Erman: Alman patronun karısı

Gurbetçi Şaban, Kartal Tibet'in yönetmenliğini yaptığı 1985 yapımı Türk sinema filmi. Film Almanya'ya iş ve refah ortamı bulmak için giden Türklerin yaşam koşullarını ele almaktadır. Filmde Türk sinemasının bilinen kişilerinden Kemal Sunal, Reha Yurdakul, Müge Akyamaç ve Yavuzer Çetinkaya gibi isimler vardır.

FİLMİN KONUSU:

Şaban Yıldız, saf görünümlü bir gariban köylüdür. Ancak kurnazlık ve ciddiyetsizlik yapmadan duramamaktadır. Şaban, Almanya'ya iş bulmak için gider ve çalışma izni olmayan Türkleri sağlıksız ortamlarda çalıştıran gaddar bir Alman patronun eline düşer. Ayrıca kendisi gibi Almanya yolcusu iken otobüste tanışdığı Bahar adlı kıza aşık olmuş ve aynı fabrikada çalışmaktadırlar. Daha sonra Alman patronun uyguladığı zorbalık ve haksızlıklar karşısında birşeyler yapmaya karar verir. Yaptığı çok akıllıca bir planla önce Alman hükümetinden çocuk nafakası alarak kendisine bir iş kurar. Zaman içinde tüm yeteneklerini sergilemeye başlayan Gurbetçi Şaban, işçilikten zengin bir hayata doğru yükselmeye başlar...


CRACKS
BENİM PUANIM:6.20

Yapım: 2009 ~ İngiltere, İrlanda
Tür:Dram
Yönetmen:Jordan Scott
Senaryo:Jordan Scott, Caroline Ip, Ben Court
Senaryo (Kitap):Sheila Kohler
Yapımcı:
Christine Vachon, Julie Payne, Rosalie Swedlin, Kwesi Dickson, Andrew Lowe
Görüntü Yönetmeni:
John Mathieson
Müzik:
Javier Navarrete
Süre:
1 saat 44 dk
Gösterim Tarihi:
04 Aralık 2009 (İngiltere)
oyuncular:Eva Green Imogen Poots Maria Valverde Juno Temple Sinéad Cusack

Filmin hikayesi oldukça iyi, izlemesi kolay ve film kıskançlığın nasıl zorbalığa ve sonunda nefrete dönüştüğünü iyi gösteriyor. Güzel su manzaraları ve ilginç bir hikayesi var. Hikaye 1930ların İngilteresinde geçiyor, ve güzel ve kültürlü bir kızın gelmesiyle herşeyin karışmasını anlatıyor...


HİTİTLER
BENİM PUANIM:5.50

Haluk Bilginer'in yanısıra Sanem Çelik, Fikret Kuşkan, Burak Sergen, Cüneyt Türel, Yeşim Alıç, Atilla Eroğlu, Yaman Tüzcet, Gülhan Elmalıoğlu ve Çağdaş Poyraz Hitit kral ve kraliçelerini canlandırıyorlar.

Yönetmenliğini Tolga Örnek'in üstlendiği belgeselin en önemli özelliği, Hititçe de konuşuluyor olması. Önümüzdeki yılın mart ayında Türk seyircisiyle buluşacak olan film, plato çekimlerinin yapıldığı Küçükyalı'daki AFP Stüdyoları'nda düzenlenen basın toplantısıyla tanıtıldı.

Belgeselin yapımcısı ve yönetmeni Tolga Örnek, "Tanrıların Tahtı: Nemrut Dağı" belgeselinin çekimleri sırasında bu uygarlıkta Hititler'in izlerini gördükten sonra "Hititler" belgeselini çekmeye karar verdiğini belirterek, 2 yıl önce hazırlıklara, 6 Ocak'ta da çekime başladığını söyledi.

Örnek çekimlerin Hititler'in ayak bastığı Anadolu'da 11 ilde 34 ayrı mekanda, ayrıca Mısır'da yapıldığını ve 11 Eylül'de de Suriye'de süreceğini anlattı.
Dramatik belgeselde 560 oyuncu ve teknik ekip elemanı ile 12 uzmanın görev aldığını dolaylı olarak 2 bin 600 kişinin emeğinin geçtiğini anlatan Örnek, ayrıca 23 bin aksesuar ve 15 set kullanıldığını söyledi.

Drama yönü ağırlıkta olan belgeselin kendi alanında bir standart olacağını vurgulayan Örnek, şöyle konuştu: "Hititler'de beni en çok tabletler etkiledi. Bu tabletlerde kendi hikayelerini anlatıyorlar. Biz de bu hikayeleri kendi ağızlarından anlatmaya karar verdik. Belgeselde oyuncular tarafından 48 tablet seslendiriliyor. Bu tarz, Türkiye'e ve dünyadaki belgesellerden farklı. Dramayla belgesel iç içe. Belgeselin yüzde 70'ini drama oluşturuyor. Drama ve belgesel birbirini tamamlıyor."

Drama yönünün ağırlıkta olması nedeniyle usta oyuncuların rol aldığını sözlerine ekleyen Örnek, tabletlerin Hitit diliyle oyuncular tarafından seslendirilirken, İngilizce ya da Türkçe alt yazıyla yorumunun anlatılacağını belirtti.

6 KRAL VE KRALİÇE
Örnek, 90 dakikalık belgeselin, uygarlığın izlerinin keşfi, tarih içinde kuruluşu, gelişimi, yok oluşu ve bugünkü izlerinin anlatıldığını kaydederek, "Hitit uygarlığına yön vermiş 6 kral ve 6 kraliçenin canlandırıldığı belgesel, Hitit uygarlığının yok oluşuyla bitiyor. Seyircide, komşusunu veya kendinden bir şey kaybetmiş gibi etki bırakmasını bekliyoruz. Bu etkiyi yaratabilirsek başarılı oluruz" diye konuştu.

Hitit uygarlığını tanıtmanın aynı zamanda Türkiye'yi tanıtmak olduğunu ifade eden Örnek, 2,5 yıllık çalışmanın ürünü olacak belgeselin önce ABD'de gösterime gireceğini, Türkiye'de Mart ayında sinemalarda, İstanbul Film Festivali'nde ve sponsor firma THY'nin uçuşlarında gösterileceğini söyledi.
Tolga Örnek, belgeselde oyuncuların giydiği kostümlerin kabartmalar, metinler ve uzmanlara görüşülerek oluşturulduğunu ifade ederek, Hititçe'nin fonetiğinin bilinmediğini ancak, seslendirme konusunda uzmanların kendilerini özgür bıraktığını sözlerine ekledi.

HİTİTÇE İLK KEZ BİZİM AGZIMIZDAN DUYULACAK
Kral 3. Hattuşili'yi canlandıran Haluk Bilginer de, belgeselde kendisini en çok heyecanlandıran yönün Hititçe konuşulması olduğunu söyleyerek, "Bu da bir sorumluluk. Hititçe'nin nasıl konuşulduğunu bilmiyoruz. Hititçe ilk kez bizim ağzımızdan duyulacak" dedi.

Seyirciyi M.Ö 2000'li yıllara götüren ve uygarlığın başkenti Hattuşaş'ın maketinin inşa edildiği belgeselde, tarihteki ilk yazılı barış anlaşmasına neden olan Büyük Mısır Firavunu2. Ramses ile Hititler arasındaki Kadeş Savaşı, Hitit Kralı 3. Hattuşili ile Kraliçe Puduhepa'nın evliliği, veba salgını, saray entrikaları gibi konular vurgulanıyor.


Cennet Sineması (Nuovo Cinema Paradiso)
BENİM PUANIM: 10.10 izlediğim en iyi film

Yapım Yılı 1988
Süre 155dk
Oyuncular Antonella Attili Maria Enzo Cannavale Isa Danieli Anna LeoGullotta
Marco Leonardi
Yönetmen Giuseppe Tornatore
Senarist Vanna Paoli Giuseppe Tornatore
Müzik Andrea Morricone Ennio Morricone
Görüntü Yönetmeni Blasco Giurato

Ünlü bir film yönetmeni 30 yıl aradan sonra ilk kez Sicilya'da doğduğu köye döner. Salvatore, burada çocukluk yıllarına uzanır ve Cennet Sineması'nda çalıştığı günleri ve oradaki film gösterici Alfredo'yu hatırlar. Tam bir sinema tutkunu olan Salvatore, ilk aşk filmlerini bu sinemada izlemiştir. Annesiyse onun bu tutkusuna şiddetle karşıdır. Salvatore, ilk gençlik aşkı Elena'yı da bu köyde tanımıştır.


ŞEKERPARE
BENİM PUANIM:9.80

Yapım Yılı 1983
Oyuncular
İlyas Salman Şener Şen Yaprak Özdemiroğlu Şevket Altuğ Neriman Köksal
Yönetmen
Atıf Yılmaz
Senarist
Yavuz Turgul
Müzik
Mutlu Torun
Yapımcı
Ertem Eğilmez
Görüntü Yönetmeni
Ertunç Şenkay
Karakolda amiri Ziver Bey ile çalışan ve ona çok saygı duyan Cumali genelevde çalışan Şekerpare'ye aşık olur. Ancak Şekerpare'ye Ziver Bey'de ilgi duymaktadır.

Şekerpare'nin de Cumali'den hoşlandığını anlayan Ziver genelev üzerindeki kontrolünü arttırmaya çalışır. Hatta işleri evi kapatmaya kadar götürür. Ancak içlerine Cumali'yi de alan Letafet Hanım ve kızları Ziver'e hiç ummadığı bir oyun oynayacaklardır.



The Army of Crime
BENİM PUANIM:5.50

Türü : Dram, Savaş, Tarih
Yönetmeni : Robert Guediguian
Senaryosu : Serge Le Pèron, Gilles Taurand
Yapımcısı : Dominique Barneaud
Görüntü Yönetmeni : Pierre Milon
Müzikleri : Alexandre Desplat
Süresi : 2 saat 19 dk
The Army of Crime Oyuncuları : Virginie Ledoyen, Lola Naymark, Simon Abkarian, Ariane Ascaride, George Babluani

Film, 2. Dünya savaşının en tanınmış direnişçilerinden Parisli Ermeni şair Missak Manouchian
(Manukyan) ve göçmen kökenli arkadaşlarının hikâyesini anlatıyor.

1940-44 arasında Nazi işgali
altındaki Fransa’nın nadir onurlu sayfalarından birini yazan, İspanyol, İtalyan, Macar, Polonyalı,
Rumen ve Yahudi göçmenlerinin oluşturduğu direniş hücresinin mücadelesini Louis Aragon (1897-1982)
“Kızıl Afiş” adıyla şiirleştirmiş, Léo Ferré (1916-1993) aynı adla şarkılaştırmış ve bir başka Fransız
yönetmen, belgeselci Frank Cassenti de yine “Kızıl Afiş” adıyla 1975’te sinemaya uyarlamıştı.

Robert Guédiguian Fransız makamlarının çoğu zaman sessizce geçiştirmeğe çalıştığı bu direniş öyküsünü
yeniden çekmiş. Manukyan’ın harekete katılışı, çevresindeki genç komünist ve anarşist göçmenlerin
özverisi, ihanetler, bir dizi eylem ve suikast son olarak da yakalanmaları ve idamları gerçeklere
kısmen sadık kalınarak ekrana yansıtılmış. Filmin başkahramanı Manukyan’ın (Simon Abkarian) filmde
sık sık sözünü ettiği 1915’te yaşananlar hakkında katliam veya öldürme deyimlerini kullanması, tek
kelimeyle “soykırım” dememesi ise dikkatleri çekiyor. Cannes Film Festivali’nde gösterilen film,
16 Eylül 2009′da Fransa’da
sinemalarda oldu.



ADINI SEN KOY
BENİM PUANIM:8.20

Tür : Dram / Romantik
Gösterim Tarihi : 4 Aralık 2009
Yönetmen : Tuna Kiremitçi
Senaryo : Tuna Kiremitçi
Görüntü Yönetmeni : Soykut Turan
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Melis Birkan (Aybige) , Ali İl (Can) , Cemal Toktaş (Ilgaz) , Ahmet Mümtaz Taylan (Harun)

Adını Sen Koy; Aşkla dostluğun, umutla umutsuzluğun, neşeyle acının trajikomik bir dansı...
Can, delice sevdiği Aybige ile bir hafta sonra evlenecektir. Ama hayatının kadınını çocukluk arkadaşı Ilgaz’la tanıştırdığında, garip bir şey olur: Ilgaz’ın Aybige’ye karşı tutumu, şaşılacak kadar soğuktur.
En güvendiği arkadaşının bu tavrı, Can’ın nişanlısından kuşku duymaya başlamasına, Aybige’nin de huzursuz olmasına yol açar. Ama Ilgaz’ın intihar saplantılı ağabeyi Harun çıkagelince, olayların seyri birdenbire değişir. Beklenmedik sırların açığa çıkmasıyla nikâhtan önceki son hafta Aybige, Can ve Ilgaz için hayatlarının sınavına dönüşecektir.
Daha önce sinema okulunda çektiği kısa filmlerle ödüller alan Tuna Kiremitçi, Git Kendini Çok Sevdirmeden romanından sonra, doğup büyüdüğü Eskişehir’e bu kez kamerasıyla döndü.



KISKANMAK
BENİM PUANIM:8.80

Senaryo ve Yönetmen: Zeki Demirkubuz (Nahit Sırrı Örik'in aynı adlı romanından)
Kurgu: Zeki Demirkubuz
Görüntü Yönetmeni: Emre Erkmen
Sanat Yönetmeni: Nilüfer Çamur Giritlioğlu
Ses: Murat Şenürkmez

Oyuncular: Nergis Öztürk, Serhat Tutumluer, Berrak Tüzünataç, Bora Cengiz, Hasibe Eren, Nihal Koldaş, Ferdağ Işıl, Mustafa Uzunyılmaz, Reyhan İlhan, Serdar Orçin, Rafi Emeksiz, Birsen Dürülü, Yeşim Gül, Şule Demirel, Can Anamur, Hatice Aslan (Konuk Oyuncu)

Yapım: Türkiye
Yapımcı: Zeki Demirkubuz, Zafer Çelik
Yerli Film, Mavi Film
Yapım Yılı: 2009
HD-35 mm / Renkli / 96 dakika / Format: 2.35
Makara Sayısı: 5
Footage: 2650
Ses: Dolby Surround
Öykü
1930lar, Zonguldak... 29 Ekim gecesi Cumhuriyet balosu yapılmaktadır. Bu küçük, sıkıcı kömür kentine iki ay önce taşınan maden mühendisi Halit, eşine az rastlanır güzellikteki karısı Mükerrrem, Halit’in kız kardeşi ve sığıntısı Seniha da davetlilerin arasındadır. Kentin en zengin ailesinin oğlu Nüshet, Mükerrem’i dansa kaldırdığında, oturduğu kuytu köşeden onları gözleyen Seniha, yengesinin bu kız gibi güzel çocuğa karşı koyamayacağını hemen farketmiş, Tanrı’nın onu çirkinliğin yazgısına boyun eğen olmaktan, güzelliğin kaderini çizen mertebesine yükseltmeye karar verdiğini o anda anlamıştır.
Yönetmenin Sözü
Kıskanmak romanı her ne kadar çirkinlik, güzellik, kıskançlık, tutku gibi insanlık temalarının üzerinde oturan bir öykü gibi görünse de, onu temelde insanın yazgısı ile ilgilenen bir hikaye olduğu için filme almayı düşündüm. Yazgısı, tanrı vergisi çirkinliği tarafından belirlenmiş Seniha’nın,bu yazgıya boyun eğen olmaktan çıkıp, nefret ettiği güzelliğin kaderini yazan olmaya doğru gidişinin öyküsü, insan ruhuna dair çok az anlatılmış öykülerden biri olduğu için ilgimi çekti. Güzelliği çirkinlik tarafından sorgulayarak ve bunu sakınmadan, soyunarak anlatatan bir öykünün ise insanın acılarını anlamak ve anlatmak çabasına bir katkı sunacağını düşündüm.

Nahit Sırrı Örik’in bu romanını ilk okuduğumda yukarıda sözü edilen durumla ilgili içerdiği derin gözlemler, karakterleri oluştururken klişelere başvurmamış oluşu, bunların anlatımında taraf olmaması, en trajik olayları bile sunarken gösterişin, büyüklenmenin tuzaklarına hiç düşmemesi ve basitliği, sadeliği hiç elden bırakmayışı hemen dikkatimi çekmişti. Bir tür öykü anlatma ahlakı olduğuna da inandığım bu yaklaşımlardan, öykünün ve olayların Cumhuriyetin ilk yıllarında geçmesine rağmen, zamanın gerçekliği dışında dönemi nerdeyse yok saymasından ve insan ruhunun evrim geçirmeyen―hiç değişmeyen― varlığını sanat yapıtı üretmek adına bile bozmayan tavrından ayrıca etkilendim. Çünkü bu açıdan bakılınca, insanlığın yazgısının, ruhsal gerçekliğinin hiç değişmediği, değişenin yalnızca fiziksel gerçekliğin olduğu çok açık. Ve Hamlet hâlâ bugünün hikayesini anlatıyorsa, Nahit Sırrı’nın bu bakışı çok doğru.



GEMİDE
BENİM PUANIM:9.80

Tür : Dram
Gösterim Tarihi : 4 Aralık 1998
Yönetmen : Serdar Akar
Senaryo : Serdar Akar , Önder Çakar
Görüntü Yönetmeni : Mehmet Aksın
Müzik : Uğur Yücel
Yapım : 1998, Türkiye , 102 dk.
Oyuncular
Erkan Can , Naci Taşdöğen , Yıldıray Şahinler , Ella Manea

Bir kum kosterinin personeli ve kaptanının başından geçen öykü çerçevesinde Türkiye`nin çarpık yapısına eleştiri getiren, Altın Portakal Ödüllü bir film.



MELEKLER VE KUMARBAZLAR
BENİM PUANIM:7.85

Tür : Dram
Gösterim Tarihi : 23 Ekim 2009
Yönetmen : Ertekin Akpınar
Senaryo : Ertekin Akpınar
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Cem Davran , Bülent Şakrak , Nail Kırmızıgül , Hakan Meriçliler , Macit Sonkan , İrem Altuğ

17 Ağustos 1999 tarihinde olan depremden sonra Adapazarı’nda dört yakın arkadaşın yaşadığı travmaları, geleceğe dair umutlarını, arayışlarını ve tutkularını anlattığı gerçek bir yaşam hikayesi.
Melekler ve Kumarbazlar'ın yönetmen ve senaristliğini yapan Ertekin Akpınar, filmini sert bir taşra filmi olarak tanımlamaktadır.



EJDER KAPANI
BENİM PUANIM:8.25

Tür : Gerilim / Polisiye
Gösterim Tarihi : 22 Ocak 2010
Yönetmen : Uğur Yücel
Senaryo : Kubilay Tat
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Uğur Yücel (Asayişler Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı) , Kenan İmirzalioğlu (Cinayet Büro Amiri, Başkomiser) , Nejat İşler (gazi komando) , Ceyda Düvenci (pavyon kadını) , Berrak Tüzünataç (stajyer polis)

Film çekimleri Haziran – Temmuz aylarında 7 hafta İstanbul ve 1 hafta Erzincan’da gerçekleştirildi.
Polisiye-gerilim tarzında olan sinema filmindeki aksiyon sahneleri için Fransa’dan özel bir ekip çekimlere teknik destek verdi.
Aksiyon sahneleri için ise yine Fransa'da özel arabalar tasarlandı.


AŞK ÜÇGENİ
BENİM PUANIM: 00.00

ÇOK KÖTÜ BİR FİLM YORUMA KADROYA HİÇ GEREK YOK RAZALET ÖTESİ


KONAK
BENİM PUANIM:6.20

Tür : Gerilim
Gösterim Tarihi : 30 Ekim 2009
Yönetmen : Cem Akyoldaş
Senaryo : Mehmet Akif Turgut , Funda Çetin
Görüntü Yönetmeni : Taylan Sancaktar
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Funda Çetin , Almeda Abazi , Kerem Fırtına , Sevil Uyar , Paşhan Yılmazel , Damla Debre , Ogün Kaptanoğlu , Öykü Akay , Melahat Abbasova , Gökhan Çelebi

6 üniversiteli arkadaş, hocalarının verdiği kültür mirası projeleri ödevi için aynı gruba düşerler. Çeşitli mekanlar vardır, Truva, Göreme, Pamukkale gibi. Bazıları buraları seçerken hocaları özellikle bu 6 kişilik grubu Safranbolu projesinden sorumlu tutar.
Safranbolu’ya gelirken arabaları bozulur, karşılarına yardım edecek biri çıkar ama güven vermeyen biridir. Az konuşur ve bakışları bir tuhaftır.
Aksilikler rezervasyonlarının iptal edildiğinin öğrenmesi ile devam eder ve kalacak yer nerede ise yok gibidir.
Buldukları boş bir Konak’a yerleşirler ya da adeta bu Konak’ta kalmaları için birileri tarafından yönlendirilirler. Baştan her şey güzeldir ama saatler gece yarısına yaklaştıkça sıra dışı şeyler olmaya başlar.
Sizce neler olur dersiniz?


BAŞKA SEMTİN ÇOCUKLARI
BENİM PUANIM:8.90

Tür : Dram
Gösterim Tarihi : 24 Nisan 2009
Yönetmen : Aydın Bulut
Senaryo : Aydın Bulut , Serkan Turhan
Görüntü Yönetmeni : Tolga Çetin
Yapım : 2008, Türkiye , 95 dk.
Oyuncular
Mehmet Ali Nuroğlu (Semih) , İsmail Hacıoğlu (Veysel) , Volga Sorgu Tekinoğlu (Simo) , Ertan Saban (Gürdal) , Eyşan Özhim (Canan) , Bülent İnal (Kerim) , Avni Yalçın (Ali Dayı) , İpek Yaylacıoğlu (Saadet) , Özge Özder (Gül) , Erkan Bektaş (Haydar) , Serkan Keskin (Engin) , Taner Barlas (Hasan) , Bora Sivri (Nusret) , Filiz Ahmet (Beyza)

Gazi Mahallesi’nde yaşayan iki yakın arkadaşın “başka bir hayat” özlemi içinde, bulundukları ‘çöplükten’ kurtulma hayallerini ve bu hayalleri gerçekleştirebilmek için ödemek zorunda oldukları “bedelleri” konu alıyor.
Paralel polisiye kurguyla beslenen öykü, Güneydoğuda’ki operasyonlarda gösterdiği “kahramanlıkla” askerden bir ay erken terhis edilmiş olan Semih’in (Mehmet Ali Nuroğlu) askerden döndüğü gün kardeşinin cenazesiyle karşılaşması ve kardeşinin katilini aramasıyla devam ediyor.
Kardeşinin katilini bulmak için harekete geçtiğinde cevaplanması zor sorularla dolu bir başka savaşın içine sürüklenen Semih, gerçeğin arayışı içinde iz sürerken, "kaybedilen" şeyin sadece kendi kardeşinin hayatı olmadığını görecek, “Öteki İstanbul’’ da kaybetmeye mahkum edilmiş hayatların öfke ve çaresizlik duygularıyla beslenen sert yüzüyle de hesaplaşmak zorunda kalacaktır.


HAYATIN TUZU
BENİM PUANIM:5.20

Tür : Polisiye / Dram / Politik / Gizem
Gösterim Tarihi : 4 Eylül 2009
Yönetmen : Murat Düzgünoğlu
Senaryo : Ender Özkahraman
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Levent Ülgen (Şehsuvar) , Güzin Çorağan (Medine) , Görkem Kanbolat (Harun) , Şener Kökkaya , Erol Demiröz , Bülent Düzgünoğlu (Sırrı) , Asiye Dinçsoy (Meryem) , Nihal Yalçın , Müfit Aytekin , Nedim Salman

Bitlis, Doğu Anadolu’da tarihi mekanları ve tütünüyle meşhur küçük bir şehirdir… Medine, biri camide imam, biri sigara fabrikasında işçi ve diğeri dershane öğrencisi üç yetişkin çocuğuyla birlikte yaşayan ve onların derdini çekmekten yorulan yaşlı bir kadındır.
İstanbul’da korsan cd işi yapan dördüncü çocuğun hiç hesapta olmayan dönüşüyle birlikte, sorunlar iyice ortaya çıkar ve daha can yakıcı bir hal alır. Bu uzak ve boğucu şehirde; tepelerde dolaşan yaralı inekten, camideki imama kadar herkesin gururla ilgili bir sorunu vardır.
Kamera, kahramanlarına ve olaylara yaklaştıkça yaşananların hiç de göründüğü gibi olmadığını merakla anlamamızı sağlar.


ADA ZOMBİLERİN DÜĞÜNÜ
BENİM PUANIM:7.80

Tür : Korku / Komedi
Gösterim Tarihi : 29 Ocak 2010
Yönetmen : Talip Ertürk Murat Emir Eren
Görüntü Yönetmeni : Meryem Yavuz
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Ozan Ayhan (Murat) , Esra Ruşan (Gamze) , Onur Buldu (Ömer) , Rüya Önal (Selen) , Kaan Keskin (Deniz) , Gülüm Baltacıgil (Ekin) , Canan Güven (Betül) , Biğkem Karavus (Davetli) , Tülay Bekret (Sevin) , Taner Birsel (Usta)

Birbirlerini uzun süredir tanıyan beş kişilik bir arkadaş grubu, ortak bir arkadaşlarının düğününe katılmak üzere Büyükada’ya gider.
Erhan, düğünü ve uzun aralıklarla bir araya gelebilen ekibin mutlu anlarını kayda alabilmek için yanında bir kamera getirmiştir ve sürekli çekim yapmaktadır. Film boyunca tüm izlenenler, bu kameraya yansıyanlardır.
Düğünün ilerleyen saatlerinde davetlilere saldıran bir grup zombi, ortalığı kan gölüne çevirir. Grup bir yandan adadan kaçabilmek için mücadele ederken, diğer yandan mahsur kalan arkadaşlarını kurtarmak için uğraşıyorlar.
Cansel Elçin, Nihat İleri ve Sırrı Süreyya Önder gibi isimlerin de konuk oyuncu kadrosunda yer aldığı film Türkiye’nin ilk zombi filmi olma özelliğini taşıyor.


BAŞKA DİLDE AŞK
BENİM PUANIM: 9.90

Tür : Romantik / Dram
Gösterim Tarihi : 18 Aralık 2009
Yönetmen : İlksen Başarır
Senaryo : İlksen Başarır , Mert Fırat
Görüntü Yönetmeni : Hayk Kirakosyan, R. G. C
Müzik : Uğur Akyürek
Yapım : 2009, Türkiye , 98 dk.
Oyuncular
Saadet Işıl Aksoy , Mert Fırat , Emre Karayel , Lale Mansur , Timur Acar , Ayten Uncuoğlu , Metin Çoşkun , Şebnem Köstem , Tuğrul Tülek , Tuna Kırlı

Onur'un hayatı kürek takımından arkadaşı Vedat'ın doğumgünü partisinde Zeynep'le tanışmasıyla değişir. Kalabalık ve gürültülü bir barda hiç konuşmadan geçen gecenin sonunda Zeynep, Onur'un işitme engelli olduğunu öğrenir. Ama bu durum Zeynep'i Onur'dan uzaklaştırmaz. İşiyle, ailesiyle sorunlar yaşayan Zeynep, yaşadığı çevreyi sorgularken birazda bilmediği bir dünyanın meraklıyla unuttuğu ceketini bahane ederek Onur'u görmeye gider.
Babasının annesini aldattığını öğrendikten sonra bu durumu kabullenemeyip evden ayrılan Zeynep, bir çok iş değiştirdikten sonra çağrı merkezinde çalışmaya başlar ama ağır çalışma şartlarından ve karşılığında kazandığı paradan çok mutsuzdur. Bütün gün telefonda tanımadığı insanlarla konuşmak zorunda kalan Zeynep konuşmadan anlaşabildiği Onur' la huzur bulacağına inanır.
Bu ilişki kendilerini ve hayatı sorgulayan Zeynep ve Onur için bir sınav olacaktır.


MORAL BOZUKLUĞU VE 31
BENİM PUANIM: 5.50

Moral Bozukluğu ve 31’in gösteriminden sonra salonda kalanlarla bir web filmi projesi paylaşılacak ve projeyi hayata geçirmek için Dirty Cheap Creative’in yeni stüdyosuna gidilecek. Burada yapılacak 2 saatlik parti süresince Dirty Cheap Creative ekibi katılımcılarla birlikte bu projeyi oracıkta hayata geçirmeye çalışacak. Katılımcılardan bedava içki karşılığında oyunculuk yeteneklerini göstermeleri istenecek. Çekilecek web filmi Moral Bozukluğu ve 31’in online tanıtımı için kullanılacak.

Fikir Sahibi Damaklar/The Opinionated Palettes
Yer: AFM Fitaş Sineması
Tarih: 15 Şubat Pazartesi
Saat : 19:30 seansı sonrası

Genetiği değiştirilmiş gıdalara karşı dünya çapında verilen mücadelenin Türkiye’ye de sıçradığı şu günlerde, !f bu konudaki en önemli ve güncel filmlerden biri olan Gıda Ltd. adlı filmi sunmaktan gurur duyar. “Yavaş yemek” hareketinin Türkiye’deki öncülerinden olan Fikir Sahibi Damaklar grubu, filmi izlemeye gelenler ile çıkışta yapılacak sohbette, GDO dahil gıda endüstrisi hakkında seyircilerin her türlü sorularını cevaplayacak. Fikir Sahibi Damaklar, gece saat 10’a kadar açık olan hipermarketlerin şehirli bireyin aklını körelttiğini ve satılan yoğurdun “gerçek” yoğurt, ekmeğin “gerçek” ekmek olup olmadığını düşünmeyi bıraktığımızı söylüyor. Nihayetinde gıda yerine, gıdaymış gibi yapan ve büyük üreticilerin kârını arttırma odaklı Ar-Ge çalışmalarının ürünü olan pek çok “endüstriyel” ürünü tüketir hale geliyoruz. Fikir Sahibi Damaklar, hem şehirli kalıp hem de gerçek gıdalarla hayat kalitemizi yükseltmenin imkanlarını sorguluyorlar.


VAVİEN
BENİM PUANIM:7.20

Tür : Komedi / Dram
Gösterim Tarihi : 18 Aralık 2009
Yönetmen : Yağmur Taylan Durul Taylan
Senaryo : Engin Günaydın
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Engin Günaydın , Binnur Kaya , İlker Aksum , Settar Tanrıöğen , Serra Yılmaz
Celal, karısı ve çocuğuyla mutsuz bir aile hayatı sürmektedir. Abisi Cemal’le birlikte ortak oldukları elektrik dükkanında da işler pek parlak değildir. Birçok yere borçları vardır.
Celal ve Cemal’in tek eğlencesi Samsun’da pavyona gitmektir. Pavyonda çalışan Sibel Ceylan’a olan aşkı Celal’in başına dert açacaktır.
Celal’in karısı Sevilay, 15 yıldır, Almanya’da yaşayan babasının gönderdiği paraları biriktirerek saklamaktadır. Celal’in bu sırrı bildiğinden habersizdir.
Zaten mutsuz bir hayat sürmekte olan Celal, bu paranın kurtuluşu olduğunu düşünerek, bir plan yapar. Fakat Celal’i sürprizler beklemektedir…


ACI AŞK
BENİM PUANIM:5.25

Tür : Polisiye / Dram / Tarihi
Gösterim Tarihi : 18 Aralık 2009
Yönetmen : A. Taner Elhan
Senaryo : Onur Ünlü
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Halit Ergenç , Cansu Dere , Songül Öden , Ezgi Asaroğlu
Bir erkek üç kadını birden sevebilir... Peki, üçünü birden aldatabilir mi?
Eskişehir’de bir üniversitede edebiyat öğretmenliği yapmakta olan Orhan, evlenmeyi planladığı Ayşe’yle beklenmedik bir anda yollarını ayırıp İstanbul’a gelir ve Oya ile tanışır.
Fotoğrafçılık yapan Oya ile belki de hayatının en mutlu günlerini geçirirken daha evliklerinin ilk günlerinde yaşadıkları kötü olaylar ile birlikte kendini zor bir aşk üçgeninin ortasında bulur.
Bir yandan da yeni tanıştığı öğrencisi Seda, Orhan’ı çıkılması güç bir yola sürüklemektedir. Üç kadın arasında kalan ve hayatı alt üst olan Orhan’ı zor günler bekle


SÜPÜRRR
BENİM PUANIM:01.15

Tür : Komedi
Gösterim Tarihi : 18 Aralık 2009
Yönetmen : Yeşim Sezgin
Senaryo : Selim Çiprut
Görüntü Yönetmeni : Eyüp Boz , Muharrem Dokur
Yapım : 2009, Türkiye
Oyuncular
Cem Kılıç (Oğuz) , Cenk Tunalı (Hayati) , Kemal Pekser (Tarık) , Jess Molho (Alper) , Ufuk Özkan (Şuşu) , Ruhi Yapıcı (Baki) , Başak Parlak (Naz) , Oya Aydoğan (Narin)
Oğuz temiz kalpli, üniversite mezunu ve işsiz bir delikanlıdır. Üç yıldır birlikte olduğu Naz’a deli gibi aşıktır ve Naz’ın çapkın patronu Alper’in genç kıza olan ilgisinden rahatsız olmaktadır. Yaşanan bir kavganın ardından ani bir karar ile Naz ile evlenmeye karar verir.
Ancak Naz’ın babası Cemal Bey, saplantılı bir biçimde kızını milli formayı giyen birisine vermeye and içmiştir. Çaresizlik içinde kalan Oğuz, sporcu olmanın yollarını aramaya başlar, başarısız denemelerin ardından tam umudunu yitirmeye başladığı anda televizyonda hiç bilmediği bir spor dalı görür; “curling”.
Oğuz ve çocukluk arkadaşları curling takımı kurarak kimsenin bilmediği bu spor ile kolay yoldan Milli Sporcu olmaya karar verirler. Ancak bu hiç kolay olmayacaktır. Alper’in kurduğu karşı takım ve işin resmiyete dönüşmesinin ardından curling’çi olma fikri içinden çıkılmaz bir hal alır. Yurtdışından getirtilen curling hocası Şuşu’nun hayatlarını cehenneme çevirmesinin yanısıra Curling Turnuvası’nın resmi olarak düzenlenme kararı ile iş çığırından çıkar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder